Güneydoğu Asya 12. Gün Phuket - Surat Thani - Bangkok

Phuket


Büyük yolculuğumuzun geri dönüşüne başladığımız güne geldik. Seyahat planlarken heyecan yaratan maceracı ruhumuza birisi 12. günümüzde büyük efor sarfederek 2 şehir gezemeyeceğimizi söylesin bir dahakine. Ya sen Koh Pha Ngan dışında Tayland'ın en güzel yerlerini görmüşsün, ne işin var Yalova merkez kılıklı Surat Thani'de. Al uçak biletini temiz temiz Phuket'ten, in Bangkok'ta, gir bi masaj salonuna, 12 günün yorgunluğunu at, sonra atla 12 saatlik uçağına, paşalar gibi uyuya uyuya dön evine. Ama yooook. Mevzu bahis gezi olunca tam bir Es-Es subayına dönüşüyorum. Sonra başımıza yukarıdaki gibi abuk sabuk maceralar geliyor. 


 




Phuket'te son kahvaltımızı butik bir kahve dükkanında yaptık. Memlekette yoğurt olmadığından bizim gibi amele yanıklı turistlere soğutuculu jeller satıyorlar eczanelerde. Yoğurttan da başarılı full aloe veralı kremler. Bir de tiger balsam diye bir şey var. Aşırı mentollü bir ağrı kesici krem. Böyle yerlere gidip bunlara benzer ürünler görünce, ticareti yapılsa çığır açar memlekette diyorum her seferinde. Örneğin Survivor izleyenler farketmişlerdir yarışmacıların özellikle bacaklarında küçük yaralar görürsünüz bolca. Ben de Dominik Cumhuriyeti'ne gittiğim için biliyorum, (artistik alert :)) bunlar savaşmaktan kaynaklanmıyor. Sineklerden kaynaklanıyor. Orada inanılmaz bir sinek sorunu var ve bunun önüne geçilemiyor. İstikrarlı bir sinekle savaşma yöntemi Dominik'e gelen turist sayısını yüzde 100 arttırır. Ama yok öyle bir ilaç orada. Alacan buradan sinek ilaçlarını, satacan Dominik'te. Büyük para kazanırsın. Şu üstteki Tiger Balsam migreni kesiyor. Al oradan sat burada, yine paraya para demezsin.




Şu yukarıdaki zaman çizelgesine ulaşmamız 3 saatimizi aldı. Gezilerin son günlerinde yorgunluk size hata yaptırıyor. İnternet araştırmalarım bana Surat Thani minibüslerinin şehir merkezinden kalktığını göstermişti. Ama biz Phuket Otobüs Terminalini bulamadık. Bir taksici bize Surat Thani'ye giden otobüslerin yeni terminalden kalktığını söyledi. Atladık taksiye. Yeni terminale vardığımızda bilet gişesindeki abla en erken otobüsün 3 saat sonra olduğunu söyledi. Oradan başka bir taksi ile şehir merkezine geri dönüp iki saatte bir kalkan minibüse binerek Phuket'ten ayrıldık. 





Phuket'i anakaraya bağlayan köprü ilk resimdeki. Aheste giden minibüsümüz yemek ve ihtiyaç molası için şu yukarıda aşırı kokan dinlenme tesisinde yarım saat durdu. 




Minibüs yolculuğumuza başlarken şoför abiye Surat Thani havaalanına gideceğimizi bir şekilde anlatabilmiştik. Abiye nasıl dert olmuşsa bu bizi hava alanı kavşağında indirdi. Uçağımıza baya bir vakit varken abi tutturdu "şehir merkezi ile hava alanı arası 30 kilometre, Git-gel 60 kilometre yol yapmayın" diye. "Ya açız diyorum, gidelim şehre, yiyelim yemeğimizi atlar taksiye geri döneriz hava alanına". Yok. İndi minibüsten, gitti bize motorsiklet buldu bir tane, pazarlık yaptı, adamlara tembih etti bunları götürün diye sıkı sıkı. Sırtımızda çantalarla savaşamadık adamla daha fazla. Büktük boynumuzu atladık motorun arkasına teker teker. 


Böylece Dünya'nın en dandik havalimanlarından birinde nurtopu gibi bir 3 saatimiz oldu. Şu etli pilav baya leş kokuyordu. Yiyemedik. 

 



Bangkok havalimanında çok iyi bir taksi sistemi geliştirilmiş. Bankodan sıra numarası alıyorsunuz bankalardaki gibi. Elinizdeki numara tabelada yanıyor. Eğer 5 kilometreden yakın bir yere gidecekseniz bu sıra yerine kısa mesafe kabul eden taksilere yönlendiriliyorsunuz. Taksiciye banko adresi tarif ediyor. Sıfır karmaşa. 
Hemen hava alanının yakınında bir otelde gece kalıp sabahki uçağımıza otelin ücretsiz servisi ile transfer edildik. Sonrası zaten bol bol ikramlı Air Astana. Bir sonraki maceramıza kadar esen kalın efenim. Kafalarda bir Fransa Turu seyahati mi acaba sorusu var, bakalım kısmet.





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BELÇİKA-FRANSA 2023 7. Gün Brüksel

İtalya 10. Gün Floransa-Pisa-Livorno

BELÇİKA-FRANSA 2023 3. Gün Lille - Kortrijk - Oudenaarde