BELÇİKA-FRANSA 2023 3. Gün Lille - Kortrijk - Oudenaarde

 Lille

Oude Kwaremont

2 Nisan 2023 günü Kortrijk'e çıktım. Lille'den Belçika'nın bu orta büyüklükteki kentine 2 saatte bir tren seferi var. Valizimi akşam kalacağım Airbnb'ye bıraktım ve yola çıkma nedenim olan yarışlardan ilkini seyretmek için yola koyuldum. Muazzam bir rüzgar ve soğukla, ara ara çiseleyen yağmurla ve Pazar günü olması hasebiyle kapalı dükkanlarla mücadele ede ede yarışın en önemli yokuşu olan Oude Kwaremont'a ulaştım. 



Oude Kwaremont

Yokuşa ve önemine gelmeden önce size nasıl bir yoldan gittiğimi anlatayım. Biraz da yarıştan bahsedip okuyuculara genel kültür aşılayayım isterim. 
Öncelikle Ronde van Vlaanderen nedir? Flanders turu olarak Türkçe'ye çevirebileceğimiz, ilki 1913 yılında Belçika'nın diğer halkı Wallon'ların düzenlediği Liege-Bastogne-Liege yarışına rakip olarak yapılmaya başlanan Flaman bayramıdır. Bu sene Brugge'den başlayan yarış toplamda 273 kilometre sürdü ve Oudenaarde kentinde sona erdi. Bu yarışı diğerlerinden ayıran özellik ise aşağıda paylaşacağım videoda görebileceğiniz parke taşlar ve dümdüz flaman topraklarında birden bire yükselen 1-2 kilometrelik küçük ve dik tepeler. Bu tepelerin en ünlüsü de Oude Kwaremont isminde benim de yarışı izlemeyi tercih ettiğim yer. Bu tepe 2.2 kilometre uzunluğunda ortalama eğimi %4.2, en dik yeri de %11 olan bir parke taşlı yol. Beşiktaş'tan Zincirlikuyu'ya kadar saatte 30 kilometre hızla pedal kesmeden çıktığınızı düşünün. Genelde de hava durumuna göre çamurlu oluyor. Yolda bırakın bisiklet sürmeyi, yürürken ayakta durmak bile güç.   

De Ronde 2023

Ronde 2023


Kafama ayrı, boynuma ayrı buff takmama rağmen inanılmaz bir rüzgar yedim bu yokuşa ulaşana kadar. Belçika'da da Almanya'da olduğu gibi muhteşem bisiklet yolları var şehirler arasında. Kortrijk'ten Kwaremont'a 22 Kilometre pedalladım. Çoğu zaman karşıdan esen rüzgara ve çiseleyen yağmura karşı çantamda bir önceki günden depoladığım kısıtlı malzemelerle karnımı doyurarak bu yorucu parkuru geçtim. Neyle karşılaşacağımı internetten araştırmış olmama rağmen yine de bir an önce oraya varıp bisikletçilerin geçişlerinden önce yerimi almak istiyordum. Yarışın geçtiği rotaya yaklaştığımda, yokuş öncesi dev bir ekranda yarışı izleyip bira patates yapan insanların takıldığı yerler görmeye başladım. Karnım da acıkmıştı ancak içimdeki heyecan daha büyük olduğu için kendimi yokuşa vurdum. Kwaremont yokuşunu bisikletçiler gelene kadar halka açıyorlarmış. Yarış geçmeden yarım saat önce yolu kapatıyorlar sadece. Bu sayede sağlı sollu yerini alan insanlar ana rotadan çıkabiliyorlar. Ben de bu en ikonik yokuşu bisiklet elimde çıktım. Sürerek çıkmaya izin vermiyorlardı ama zaten bende o güç de kalmamıştı.  


Bu tepenin farklı yerlerinde geçirdiğim 3 saat, en güzel anılarımın arasında yerini aldı. Özellikle yarışı kazanan Tadej Pogacar'ın hemen gözümün önünde yaptığı atağı canlı izlemek çok heyecan vericiydi. yol bisikleti spor olarak yerinde izlemesi güç bir eğlencelik. Zira 273 kilometre yarışın yalnızca 50 metresini izleyebiliyorsunuz. Ama burada önemli olan o karnavala katılıp, tüm gün müzik eşliğinde eğlenip, biranızı içerek insanlarla tanışmak. Sohbet etmek. Keyifli zaman geçirmek.  

Yokuşun çeşitli bölgelerinde bira, hamburger, sosisli vb. şeyler satan büfeler vardı. Yedik, içtik, eğlendik. Ben kendime Danimarkalı bir grup bulup onarla muhabbet ettim çoğunlukla. Bir taraftan da telefonumdan Türkiye Eurosport'unu açıp, Caner Eler, Sarper Günsal ve Berkem Ceylan'ın sesinden yarışı takip ettim. Dünya'nın her yerinden onbinlerce kişi bu yarışı izlemeye gelmişti. 

Yarışın bitiminde tepeden ayrıldım. Önümde iki seçenek vardı. Ya geldiğim yoldan 22 kilometre bisikletle geri dönecektim ya da 8 kilometre ötedeki yarışın bitiş kenti olan Oudenaarde'yi de görüp bugünü trenle Kortrijk'e dönerek tamamlayacaktım. Uzun süre bisiklet kullanmadığınızda birden yüklenince dizler patlıyor. Benim iki dizimde de ciddi ağrılar başlamıştı yokuşu çıkarken. O yüzden daha az bisiklete bineceğim ikinci yolu seçtim. Hemen yokuşun aşağısında bir pizzacıya kurulan dev ekranda ödül seremonisini izlerken bir dilim pizza ve bir bira daha yuvarladım. 


Tour of Flandres

Oudenaarde şehrinde Tour of Flanders hediyelik eşya dükkanı buradaki ilk durağım oldu. Takım araçlarının arasından geçerek ulaştığım bu dükkana girdiğimde şekerci dükkanına giren bir çocuk gibi hissettim. Yaklaşık yarım saat dolaştım mağazanın içinde. Bir Eddy Merckx kepi almadan da çıkamadım. Karnım yine çok acıkmıştı ama artık patates kızartması ya da hamburger görmek istemiyordum. Koskoca Belçika sadece kızartma yiyerek besleniyor olamazdı. Kent meydanında yiyecek bir şeyler bulmak için dolaştım. Ama maalesef sağlıklı opsiyonlar sadece pahalı restoranlarda bulunabiliyordu ve Euro o zamanlar 21 TL'ye dayanmıştı. O yüzden maalesef yine bratwurstla akşam yemeğini geçiştirdim. 


Oudenaarde


  Yorgunluk ve soğuk öyle ağır basmaya başladı ki yemekten sonra kendimi bir an önce trene attım. Tuttuğum Airbnb tren istasyonunun hemen dibinde olduğu için de hızlıca duş alıp yatağa uzandım. 

 

 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BELÇİKA-FRANSA 2023 7. Gün Brüksel

İtalya 10. Gün Floransa-Pisa-Livorno