Çin - Xi'an 3. gün

Xi'an


Xi'an'ın ve belki de Dünya'nın en önemli tarihi eserlerinden olan Terra Cotta Taş Askerleri'nin müzesini koşarak gezdiğimiz bir günün yazısına başlayalım. 


Yine güneşin içine gözlerimizi hiç kısmak zorunda olmadan bakabildiğimiz, doğal difüzyon filtreli bir Xi'an sabahında düştük yollara. Terra Cotta müzesi Xi'an şehrine 40 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Burası gezdiklerimiz içinde biletleri en pahalı müzeydi. Girişte de sıkı güvenlik uygulanıyordu. 



Tabelalarda da gördüğünüz üzere içeriye Radyoaktif madde, patlayıcı, benzin, zehir gibi hepimizin günlük hayatta sıkça kullandığı şeyleri almıyorlar. Bir de bu nemrut suratlı abiler hemen yanlarında duran diğrenlerle "polemiğe girmem uzaklaştırırım" yöntemini benimsemişler. Hiç muhattap olmuyorlar. Biletsiz girmeye çalışanları itiveriyorlar. Hava alanlarında ve metrolarda da bu sopalardan var. Enteresan bir güvenlik yöntemi. 




Taş Askerlerin hikayesini kısaca anlatmakta fayda var. 1974 yılında bir çiftçi bu heykelleri keşfediyor. Kazılar sonucu bu askerlerin tam savaş nizamında konuşlanmış olduğu, görevlerinin de hemen altlarında gömülü olan birleşik Çin'in ilk hükümdarını korumak olduğu anlaşılıyor. Milattan önce 210 yılında bitirilen anıt mezarda 8000 taş asker olduğu tahmin ediliyor. Bunlardan yalnızca 2000'i gün yüzüne çıkartılmış. Şu anki teknoloji toprak altından çıktığında renkli olan bu heykellerin hava ile temas ettiğinde, bir hafta içerinde renklerinin kaybolmasının önüne geçemiyor. O yüzden de toprak altındakileri bir koruma yöntemi bulana kadar çıkartmama kararı almışlar. Bu heykellerin en büyük özellikleri yüz ifadeleri. Heykellerin hiçbirinin yüzü bir diğerine benzemiyor. Bu durum da arkeologlara her heykelin başka bir heykeltraş tarafından yapıldığını düşündürüyor. Burasının gizemi halen çözülmüş değil. 


Yukarıda yazdığı üzere Çin medeniyeti o günlerde batı medeniyetinin çok ilerisindeymiş. Krom kaplama teknolojisi Almanlar tarafından 1937 yılında kullanılmaya başlanmasına rağmen, buradan çıkartılan 10-15 mikron kalınlığında krom kaplı kılıçlar Çinlilerin bu teknolojiyi 2200 yıl önce bulmuş olduğunu gösteriyor. Tıpkı bugün ödeme aracı olarak Wechat kullandıkları gibi.  Angkor Wat ile birlikte hayatımda gezdiğim en güzel müzelerden biriydi Terra Cotta. Çok etkileyici ve gizemliydi. Keşke 2 saatte değil de tüm günümüzü ayırarak gezme fırsatımız olsaydı diyorum şimdi fotoğraflara bakınca. 





Müzeden çıkıp hemen yolumuzun üzerindeki Lishan dağının tepesine kurulmuş Taoism tapınağına gittik. Burada rehberlerimizden birinin arkadaşı olan Tao rahibiyle hem çekim yaptık hem de sohbet ettik. Çoğu dinde olduğu gibi Taoizm'de de her yol temelde "ne olursan ol gel"e çıkıyor. Tapınaktaki mimari olağanüstüydü. Her ne kadar biz çekime odaklanıp fotoğraf çekememiş olsak da yukarıdaki görseller size bir şeyler anlatır diye umuyorum. 



Size biraz da Çin'de araç kullanmayla ilgili bir kaç kelam etmek istiyorum. Öğrendiğimde çok şaşırdığım şeyler oldu trafik konusunda. Öncelikle şehir içinde yaya geçitlerinde Avrupa'daki gibi tüm araçlar duruyor. Taksiciler bildiğiniz gibi. Çok hızlı ve haşin kullanıyorlar. Şehir içinde trafik kuralları sürüş esnasında çok kimsenin salladığı şeyler değil ancak otoyola çıktığınızda durum değişiyor. O hırçın aslan parçaları otoyolda kuzu kesiliveriyor. Nedeniyse yine Çin'in sert yasaları. Ehliyetsiz araç kullanmanın cezası 14 gün hapis, eğer hız limitinin yüzde 50 üzerinde yakalanırsanız 2000 RMB ceza ödüyorsunuz, bir de üzerine ehliyetinizi alıp sizi önce psikiyatra sonra da ehliyet kursuna gönderiyorlar. Bu yüzden otoyolda 120'nin üzerine geçen kimseyi görmedim. Bizim araçlarda çok anlam veremediğimiz hız limitleyicisi Çin'de sürücüler için büyük önem arz ediyor.  



Bir de Xian'ın gece hayatını merak edenlere bir kaç lafım olacak. Maalesef BOMBOŞ. Çinliler değişik bar oyunları oynayarak ve çok yüksek sesle konuşarak eğleniyor. Geri kalanlar için de yukarıda gördüğünüz gibi alevli bir şeyler yapıyorlar fahiş fiyatlara. Burası üzerinde Hostel olan bir bar. Burada bir de 5 metrekare bir sahne var. 8-10 grup ve müzisyen performans gösterdi biz oradayken. Sahneye çıkıp 2 şarkı söyleyip iniyorlar. Genelde yabancılar takılıyor burada. Çinliler ise daha çok cıstak clublara rağbet gösteriyorlarmış.Bir de her şeyin içine kurubuz atıp duman çıkartma hevesleri var ki onu hiç anlayamadık. Çin'de yediklerimizi içeren son yazıda görüşmek üzere...



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BELÇİKA-FRANSA 2023 7. Gün Brüksel

İtalya 10. Gün Floransa-Pisa-Livorno

BELÇİKA-FRANSA 2023 3. Gün Lille - Kortrijk - Oudenaarde